• MAKALELER



    Makale Özetlerinden Seçki:
    (2012). "Medyada Temsil ve Hayali Bir Azınlık: Süryaniler", Azınlıklar ve Medya, (Ed.)
    Suat Sungur, İstanbul: Derin Yayınları, İstanbul, s. 9-47.


    Özet: Etnik, dinsel, kültürel, sınıfsal ayrımların olduğu toplumlarda haber, bilgi, eğitim ve eğlence gibi ihtiyaçlara yanıt veren yayın türlerinin içeriklerinde farklı düşüncelere ve görüş açılarına yer verilmesi, izler kitlenin tüm bileşenlerinin göz önünde tutulması, yayınların kişi ve grup farklılıklarını temsil etmede denge sağlanması ve farklı grupları kucaklayan çoğulcu ve birleştirici yayın politikalarının yaratılması çoğulculuğun temsili açısından oldukça önemli olduğu gibi demokratik bir yaşamın varlığı ve devamının sağlanması için de olmazsa olmaz koşullardandır. Günlük pratiklere baktığımızda ise medyanın etnik çeşitlilik gösteren Türkiye toplumunun ulusal ve kültürel bütünleşmesinde önemli bir rol üstlenmesi gerektiği halde, azınlıkları ancak ulusal ve kültürel bütünleşmeleriyle doğru orantılı olarak gündemine aldığı söylenebilir. Araştırma, nicel analiz yöntemi ile etnik ve dinsel azınlıklar içinde yer alan Süryanilerin haber portallarında temsili konusunu incelemeyi amaçlamıştır. Konu hakkında yoğun bir analiz değil aksine, daha çok çoğunluk/azınlık temsiliyetlerini saptamak amacıyla kullanılan bu yöntemle yapılan taramadan elde edilen bulgular sayısal tanımlara dayalı olarak, 01.09.2010-30.09.2011 tarihleri arasında, www.cumhuriyet.com.tr; www.radikal.com.tr; www.zaman.com.tr; www.habervaktim.com ve www.hurriyet.com.tr haber portallarında etnik ve dinsel bir azınlık olan Süryaniler ile ilgili haber başlıkları ve haber metinlerinin yazılı/açık olmayan özelliklerini ortaya çıkarmıştır. Araştırma, söz konusu haber portallarının Süryanilerin temsilinde 'klişe temsillere' yer verdiği, etnik ve dinsel azınlıklar içinde yer alan Süryanileri nadiren gündemine aldığı ve dolayısıyla Süryanilerin bu haber portallarında yeterince temsil edilmediği sonucuna ulaşmıştır.

    (2011). "Evlilik ve Televizyonda Yayınlanan Evlilik Amaçlı Tanışma Programları:
    İstanbul Aydın Üniversitesi Öğrencileri Üzerine Betimsel Bir Çalışma",

    e-Journal of New World Sciences Academy (NWSA), Volume: 6, Number: 3,
    Article Number: 4C0110, s. 578-605.


    Özet: "Bireylerin bir ev ya da aile kurmalarının toplumca benimsenmiş ve yaptırıma bağlanmış biçimi? olan evlilik kurumu; bir erkekle bir kadının, toplumun bilgisi dâhilinde, hayatlarını birleştirmek üzere karşılıklı rıza ile kurdukları sosyal bir müessesedir. Evliliğin yapısı ve oluşum biçimi, toplumların hukuk sitemlerine, ahlaki normlarına, örf ve adetlerine göre değişiklik gösterdiği gibi, aynı ülke içinde de kentten kırsal kesime, sosyal sınıflara ve ekonomik durumlara göre de farklılık gösterir. Evlilik kurumunun oluşum türleri üzerine yapılan bir araştırma, Türkiye'de 33 farklı türde evlilik yapıldığını göstermiştir. Bu türlerden biri de televizyonda yayınlanan evlilik amaçlı tanışma programları aracılığı ile gerçekleştirilen evliliklerdir. Bu çalışma, genel olarak üniversite öğrencilerinin evlilik ve özel olarak da televizyonda yayımlanan evlilik amaçlı tanışma programları hakkındaki görüşlerini ortaya koymayı amaçlayan betimsel bir çalışmadır. Araştırmada veri toplama tekniği olarak anket formu kullanılmıştır. Anket formundaki sorular, İstanbul Aydın Üniversitesi'nin çeşitli bölüm/programlarında okuyan 13.000 öğrenci arasından tesadüfî örneklem yoluyla seçilmiş 200 kişiye sorulmuştur. Verilerin değerlendirilmesinde SPSS 19.0 istatistik programından yararlanılmış, verilerin yüzde ve frekans dağılımları alınmış, verilere ki-kare test uygulanmıştır.

    (2011). "Kaybolan Bir Kutlama Ritüeli ve Bir İletişim Aracı Olarak Kartpostal",
    e-Journal of New World Sciences Academy (NWSA), Volume: 6, Number: 4,
    Article Number: 4C0124, s. 829-856.


    Özet: Bu araştırmada, kartpostalın tarihsel gelişim süreci ve günümüzdeki durumu hakkında alan yazın (literatür) taraması yapılmış ve çeşitli kaynaklardan derlenen bilgiler ve görsel malzemeler ışığında bir iletişim aracı olarak kartpostalın ortaya çıkışı, gelişim, yükseliş ve gerileme süreci ele alınmıştır. Konunun önemli dönüm noktaları gözden geçirilmiş ve derlenen bilgiler özetlenmeye çalışılmıştır. Ancak yapılan alan yazın (literatür) taramasında konuyla doğrudan ilgili sınırlı sayıda yerli kaynağa ulaşılmıştır. Dünyada kartpostalın özellikle başlangıç, gelişim, yükseliş sürecine ilişkin yerli kaynak neredeyse bulunamamıştır. Bu nedenle söz konusu sürecin ortaya konulmasında yabancı kaynaklara bağımlı kalınmıştır. Bu aşamada doğrudan kartpostal ([İng.] post card; [Fr.] carte postale) kelimesi ile ilgili olan kaynaklar ön planda tutulmuştur. Alan yazın derlemesi sonucunda konuyla ilgili ana görüşler ortaya konmuş ve bu görüşlere dayanarak; tebrik kartları gönderiminde yoğunluğun her geçen yıl düştüğü, kurum ve kuruluşlar ile işyeri sahipleri dışında kalan vatandaş tebrik kartı göndermemeye başladığı, insanların artık kalemle, zarfla uğraşmak istemediği, bunun yerine cep telefonu ve bilgisayarına kayıtlı mesajı saniyeler içinde yüzlerce kişiye göndermeyi tercih ettiği, dolayısı ile yılbaşı, bayram ve doğum günleri gibi özel ve önemli günlerde gönderilen kartpostalların teknolojiye yenik düşmeye başladığı ve bu durumun da istatistikî verilerle sabit olduğu sonucuna varılmıştır.

    (2011). "Tüketimin Küreselleşmesi ve Tüketim Tapınakları: Postmodern Panayır Yerlerinde Alışveriş",
    Galatasaray Üniversitesi İle-t-işim Dergisi, Sayı: 14, s. 7-35.


    Özet: Bu çalışma, küreselleşme ve tüketimin küreselleşmesi olgularından yola çıkarak alışveriş merkezlerinin sosyo-kültürel yaşamda görülen değişikliklerle beraber tüketim alışkanlıklarında meydana gelen değişimlere etki ediş biçimlerine vurgu yapmaktadır. Çalışma, tüketimin küreselleşmesi sonucunda postmodern panayır yerleri olarak ifade edilen alışveriş merkezleri ve buralarda oluşturulan yaşam/tüketim tarzlarının anlaşılabilmesini amaçlamaktadır. Çalışma, Türkiye'deki alışveriş merkezleri ve tüketim konularında var olan sınırlı sayıdaki literatürde ortaya konan verileri, zamandizisel, genel ve analitik bir biçimde ve fenomenolojik bir yaklaşımla ele almaktadır. Çalışma, alışveriş mekânlarının tüketiciyi denetim altına alarak tüketimi kolaylaştırmak amacıyla bilinçli olarak tasarlanmış işlevsel bir forma sahip olduğu; yeni tüketim mekânlarının bireyleri yaşamak için sahip olmaları gerekenin ötesinde, yalnızca istediği için birçok mal ve hizmet tüketmeye yönelten ve onlara yeme-içme, eğlence vb. farklı olanaklar sunan, bu arada kapitalizmin varlığını sürdürmesini sağlayan "kapalı sosyal mekânlara" dönüştükleri bulgusu ile sona ermektedir.

    (2007). "Reklamın Büyülü Dünyası: Sahte İmajların Gerçek Yüzü",
    Galatasaray Üniversitesi İletişim Dergisi, Sayı: 6, s. 87-101.


    Özet: Son otuz yıllık süreçte dünyada neoliberal ekonomi-politikalarınınegemenliği altında farklı iş kollarından gelen sermaye grupları, özelleştirmepolitikaları aracılığıyla kitle iletişimi alanında önemli bir yer edinmeyebaşlamıştır ve modern bir işletmeye dönüşen medya kuruluşlarındakitecimselleşme eğilimi sonucunda televizyon içerikleri, "serbest piyasakoşullarında değişim değeri taşıyan bir meta"ya dönüşmüştür. Dolayısıyla"ürün"ün daha geniş kitlelere ulaşabilmesi için program içeriklerindegeleneksel anlayışla örtüşmeyecek değişikliklerin yapılmasına gözyumulurken, söz konusu anlayış somut olarak gözlemlenebilen bir yayıncılıkpolitikasına dönüştürülmüştür. Tüm dünyaya yayılan Amerikan merkezlikitle kültürü, kitle iletişim araçları aracılığı ile dünyanın dört bir yanındainsanların tüketim alışkanlıklarını değiştirmektedir. Amerika'nın tüketimtarzının çoğu gelişmiş ülke üzerinde derin bir etki yaratmasının bir başkanedeni de merkezi Amerika'da bulunan şirketlerin Amerikan tüketimmallarını ve Amerikan tüketim tarzını ihraç etmeye niyetli olmaları ve bukonuda saldırgan bir tutum izlemelerinden kaynaklanmaktadır. Geçmişte iş dünyası tüketicilere istediklerini vermeye çalışmıştır. Günümüz tüketicileriise iş dünyasının üretip sattığı şeyleri istemeye ve "ihtiyaç" duymaya yönelikvurguya doğru kaymaktadır. Bu dönemde tüketiciler "kitle içinde birimler" yada "kitlesel tüketiciler" olarak görülmektedir. Bu bağlamda başta televizyonolmak üzere tüm kitle iletişim araçları okuyucu/dinleyici/izleyicilerinikatma/dahil etme yolu ile bu tüketim dünyası içine almaya çalışılmaktadır.

    Anahtar kelimeler;
    Prof. Dr. Suat Sungur,
    İletişim Bilimi, İtibar Yönetimi, Algı Yönetimi, PR İletişimi, Medya İletişimi / Basınla İlişkiler, Kişilerarası İletişim
    Medya, Marka, Pazarlama Araştırmaları; Kurum / Firma / Marka İtibar Araştırmaları, Kurum, firma, marka, ürün algı araştırmaları, SWOT Analizi, Ürün Analizi, Pazar Analizİ, Satış Analizi, Reklam Analizi, PR Analizi, Sosyal Medya Analizi